
Üniversitemizde Akademisyen Yazar Dr. Necdet Subaşı tarafından “Kelimelerin Simyası” başlıklı bir konferans verildi. Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanlığı tarafından düzenlenen etkinlikte Subaşı, kelimelerin bireyin düşünce dünyasında nasıl derin etkiler yarattığına ve kelimelerle kurulan ilişkinin insan hayatındaki önemine dikkat çekti. Konferansa başta Rektörümüz Prof. Dr. Harun Çiftçi olmak üzere Üniversite yönetimi, akademisyenler, öğrenciler ve diğer davetliler katıldı.
Rektör Prof. Dr. Harun Çiftçi: “Geleceği inşa edecek ana unsur insandır.”
Program açılışında konuşan Rektörümüz Prof. Dr. Harun Çiftçi, üniversitenin insan ve toplum odaklı çalışmalarındaki potansiyele dikkat çekti. Rektör Çiftçi, üniversitenin birçok alanda odak noktası olduğunu ifade ederek özellikle insan ve toplumu ilgilendiren meselelerde Çankırı Karatekin Üniversitesinin güçlü bir potansiyele sahip olduğunu vurguladı. Son yıllarda yapılan yetkinlik analizlerinin bu durumu ortaya koyduğunu belirten Rektör Çiftçi; “Üniversitemizin bu yönü, bizim için de güzel bir başlangıç noktası oluşturmaktadır” dedi. İnsanın ve toplumun merkeze alındığı çalışmalara özel önem verdiklerini belirten Rektörümüz; “Geleceği inşa edecek ana unsur insandır. Eğer biz insanı her yönden nitelikli ve donanımlı bir şekilde yetiştirebilirsek, geleceği de o ölçüde sağlam temeller üzerine kurmuş oluruz” ifadelerini kullandı.
Devamında bilginin ve bilimin hikmetle buluşmasının önemine de değinen Rektör Çiftçi; “Hikmetten yoksun bir bilgi insanlığa fayda getirmez. Tarih boyunca medeniyetimizde bu dengeyi kuran ilim insanları, bilimin rehberliğini hikmetle birleştirmiştir” şeklinde konuştu. Sosyal bilimlerin gelecekteki medeniyetler arası etkileşimde hayati rol oynayacağına da dikkat çeken Rektörümüz, kısa vadeli çıktıların ötesinde, uzun vadeli ve derinlikli bir bakış açısına ihtiyaç olduğunu vurguladı. Rektör Çiftçi; “Ülkeler arasındaki ilişkileri belirleyen unsurlar çoğu zaman sosyal bilimlerin alanına girmektedir. Bu nedenle sosyal bilimler alanındaki çalışmalarımızı arttırmamız gerekmektedir” dedi.
İnsana verilen değerin medeniyetlerin temelini oluşturduğunu belirten Rektör Prof. Dr. Harun Çiftçi; “Bizim medeniyetimizde insan, yeryüzünü inşa eden bir varlık olarak görülür. Millî ve manevî değerlere sahip, kimliği olan bir insan yetiştirmek temel amacımızdır” şeklinde konuştu. Programın onur konuğu olan değerli akademisyen ve yazar Dr. Necdet Subaşı’nın hem bürokrasi hem akademi alanındaki tecrübelerine değinen Rektör Çiftçi; “Saygıdeğer hocamızın kitapları ve yazıları çok geniş bir kitleye hitap ediyor. Bugün burada kendisini ağırlamaktan büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Vereceği fikirler, bize gelecekte yeni bir kimlik ve duruş kazandıracaktır” dedi. Konuşmasını, “Daha güzel bir gelecek, daha sağlam bir medeniyet için hayata bakış açımızı yeniden şekillendirmeliyiz” sözleriyle tamamlayan Rektörümüz, programa katılan tüm davetlilere teşekkür ederek verimli bir söyleşi olması temennisinde bulundu.
Dr. Necdet Subaşı ise konuşmasına Çankırı ile olan kişisel bağından ve şehre duyduğu özel ilgiden söz ederek başladı. Üniversiteye ilk kez geldiğini belirten Subaşı, Çankırı’nın doğası ve üniversitenin sahip olduğu imkânlar karşısında hayranlık duyduğunu ifade etti. Bu güzel ortamın bilgi, edep ve erkânla zenginleşmesi gerektiğini vurgulayan Subaşı, akademisyenlerin katkılarıyla üniversitenin daha da gelişeceğine inandığını dile getirdi.
Akademisyen Yazar Dr. Necdet Subaşı’nın konuşmasının ana eksenini “kelimeler” ve onların insan hayatındaki dönüştürücü gücü oluşturdu. “Kelimelerin Simyası” kavramını antik çağların simya düşüncesiyle ilişkilendirerek açıklayan Subaşı, sıradan kelimelerin doğru kullanım ve derinlik kazandırılmasıyla birer “altın” değerine dönüşebileceğini söyledi. Kelime hazinesinin bireyin düşünce dünyasını doğrudan etkilediğini belirten Subaşı, öğrencileri kelimelerle daha yakın bir ilişki kurmaya, söz dağarcıklarını geliştirmeye ve anlam dünyalarını zenginleştirmeye teşvik etti. Akademik ve edebî çalışmalarındaki deneyimlerini paylaşarak edebiyatın sadece estetik bir alan olmadığını; bireyin kendini ifade etmesi, anlaması ve yeniden inşa etmesi için de vazgeçilmez bir yol olduğunu vurguladı.
Subaşı, öğrencilere hitap ederek özellikle üniversite yıllarında yapılan okuma ve tartışmaların hayat boyu etkili olacağını belirtti. Dinleyicilerden, hayatlarında iz bırakan en az yirmi kitabı gözden geçirmelerini isteyerek bu kitapların bireyin düşünce dünyasına nasıl şekil verdiğini sorgulamanın önemine dikkat çekti. Okumanın ve kelimelerle düşünmenin, insanın entelektüel kapasitesini ve ilişkilerdeki derinliğini doğrudan etkilediğini ifade eden Subaşı, gençleri okumaya, tartışmaya ve anlamlı sohbet halkaları kurmaya davet etti. Subaşı; “Ne kadar çok kelimeye sahipseniz o kadar güçlü ilişkiler kurarsınız. Kelimelerimiz ne kadar derin ve canlı olursa o kadar etkili bir hayat inşa edebiliriz” sözleriyle konuşmasını sürdürdü.
Konferansın ilerleyen bölümünde modern dünyanın bireyler üzerindeki etkilerine de değinen Subaşı, günümüzde teknoloji ve yapay zekâ uygulamalarının insanın doğal yeteneklerini törpülediğine dikkat çekti. Özellikle navigasyon sistemlerinin mekân bilgimizi, yapay zekâ destekli yazılımların ise düşünme ve yazma yeteneklerimizi körelttiğini vurguladı. İletişimin kalitesinin bireysel çabalarla korunabileceğini belirterek kelimelerin canlı tutulması için okuma, tartışma ve müzakere ortamlarının arttırılması gerektiğini söyledi. Program, Dr. Necdet Subaşı`nın samimi ve ilham verici konuşması, dinleyicilerin sorularının yanıtlanması ve hediye takdiminin ardından sona erdi.